1379 Sok. No:19 Kat:1 Daire:1 Alsancak-Konak / İzmir (Efes Pastanesi Yanı)
0 532 572 74 94

Farklı bir bağımlılık: BAŞARI

Bağımlılık deyince akla çoğunlukla ilk olarak, alkol ya da uyuşturucu gibi bağımlılıklar gelir. Ancak çok çeşitli türde bağımlılıklar da vardır. Madde bağımlılıkları olarak tanımlanan alkol, uyuşturucu vb. bağımlılıklar dışında psikolojik olarak bağımlılık yaratan durumlar da bulunur. Bunlardan bir tanesi de başarıdır.

Başarının bağımlılığı deyince ise gözümüzde canlanan tabloda belki ofisten çıkmayan ve çok çalışan bir çalışan ya da sürekli sınıf birincisi olmayı hedefleyen bir öğrenci olabilir.

Peki bu insanların neden bu şekilde davrandıklarını, neden bu hayat tarzını seçtiklerini düşündünüz mü?

Örneğin, zaten çok parası olan bir CEO neden bütün gününü toplantılarda ve gecesini iş konuşmaları yaparak ve e-mail’lerini kontrol ederek geçirmeye devam etsin? Bunun nedeninin bir çeşit adrenalin ve endorfin bağımlılığı olduğu yazmaktadır.

Endorfin, beynimizin heyecan, mutluluk, ağrı ve acı, egzersiz ve aşık olma gibi durumlarda salgıladığı, mutluluk hormonu olarak da bilinen hormondur. Doğal morfindir ve morfin gibi, uyuşturucu etkisi yüzünden bağımlılık yaratması mümkündür.

Adrenalin, vücudumuzun tehlike anlarında salgıladığı, kendimizi tehlikeden korumaya yarayan ve kaçmamızı sağlayan hormondur.

***

Herkes hayatının bir noktasında adrenalin deşarjı adı verilen olayı yaşamıştır. Bu deşarj esnasındaki adrenalin salınımında, kalp atışımızın hızlanması, güç ve enerjimizin artması gibi etkiler hissederiz. Başarı bağımlısı insanlardaki çalışma hırsının kaynağı da bu adrenaline ve adrenalin deşarjı esnasında hissedilen yüksek derecede uyarılmışlık hissine olan bağımlılıktan gelir.

Yüksek tempoyla çalışırken veya bir işi yetiştirmeye çabalarken hissettikleri acele, panik ve stresten hoşlanır olurlar. Yakaladıkları başarılardan dolayı yüksek derecede mutluluk hissederler (bunun kaynağı endorfinlerdir); ancak başarı üstüne başarı, kendilerine bir süre sonra yetersiz gelmeye başlar ve hep daha fazlasını isterler, bunun nedeni ise endorfin kaynaklı mutluluğa bağımlı olmuş olmalarıdır.

Uyuşturucu bağımlılığı gibi fiziksel bağımlılıklarda alınan madde, kötü hisleri ortadan kaldırmak amacıyla, vücutta fizyolojik bir etki yaratarak alan kişiye kendini iyi hissettirir.

Başarı ise, fiziksel olmamasına rağmen, beyinde endorfin salgılanımına neden olduğundan kendimizi iyi hissetmemizi sağlar ve iyi hissetmeye devam etmek isteriz ve bu da bizi daha fazla çalışmaya ve başarı kazanmaya yöneltir.

***

Psikolojik bir bağımlılık olan başarı bağımlılığını fizyolojik açıdan hormonlara olan bağımlılıkla açıklayabiliriz ancak bu her zaman bu şekilde gelişmek zorunda değildir. Psikolojik bir açıklamaya da ihtiyaç duymaktayız.

Bağımlılıklarla ilgili araştırma yaparken bulduğum bir yazıda şu cümlelere denk geldim: “Hayatta sahip olduğumuz pek çok rol varken, sadece birinden beslenmek, belli bir süre sonra, beslendiğimiz ve enerji aldığımız başka bir alan olmamaya başladığı için, bizi ona bağımlı hale getirir. Kendimizi başarılı, değerli, özel hissettiğimiz, takdir gördüğümüz tek alan o olunca, ondan vazgeçememeye başlarız.”

Bir kişi, kendini yaptığı işle çok fazla özdeşleştirdiğinde, “hayatta başarılı olma”nın sadece yaptığı işte başarılı olmak olduğunu düşünmeye başlar, çünkü artık o kişi, bir “kişi” olmaktan çıkıp “yaptığı iş” olmuştur ve başarılı olmak demek, o işte başarılı olmak demektir o kişi için.

Aslında kendisini gerçek hayatta mutlu ve başarılı yapan birçok özelliği olduğunu unutmuştur, iş başarısı dışında.

Mutlu bir kişi olabilmek için, içinde hissettiği boşluğu işle doldurmaya çalışıyordur. Bu kişinin, iş dışında bir çok mutluluk kaynağı olduğunu ve kendisinin işinden bağımsız bir kişilik olduğunu hatırlaması gerekmektedir.,

EMRE ÇİĞDEM

06.08.2013

3 Mayıs 2017

Yorum yapın